Doğum sonrası depresyon, diğer adıyla Postpartum Depresyon (PPD), doğum sonrası kadında gerçekleşen fiziksel, duygusal ve davranışsal değişimlerdir. Doğum sonrası hormonlardaki hızlı düşüş kimyasal değişikliklere neden olur. Dişi üreme hormonları seviyeleri hamilelik esnasında on misli artar ve doğumdan hemen sonra düşer. Bu kimyasal değişikliklere ek olarak, bebek sahibi olmakla ilişkili olan sosyal ve psikolojik değişiklikler depresyon riskini arttırır.
Doğumdan sonra bütün annelerin yaşadığı uyku eksikliği, iştah değişimi, aşırı yorgunluk ve sürekli değişen ruh haline majör depresyon belirtilerinin de eşlik etmesiyle, değersizlik hissi, umutsuzluk ve aciz hissetme, intihar düşüncesi ile sonuçlanabilir. Bu yüzden fazlaca ciddiye alınması gereken bir konudur. Hamilelik yaşı ne kadar gençse, Postpartum Depresyon riski de o kadar fazladır. Ayrıca bu risk çok çocuğu olan anneler için de geçerlidir.
Doğumu Kolaylaştıran Yöntemler
Postpartum Depresyon Tedavisi
Postpartum Depresyon tedavisi, depresyonun şiddetine göre değişiklik gösterecektir. Antidepresan ilaçlar ve duygusal destek, bu evrede annelere yardımcı olacaktır. Tedavi edilmeyen doğum sonrası depresyon, anne ve çocuk için oldukça tehlikelidir. Doğum sonrası depresyon yaşıyorsanız bu dönemi rahat geçirebilmek için şunları uygulayabilirsiniz;
- Kendinizi çok fazla yormayın. Uykunuzu almanız zihinsel sağlığınız açısından çok önemlidir.
- Uyku düzeninizi bebeğinize göre ayarlayın. Bebeğiniz uyuduğu zamanlarda siz de uyumayı deneyin.
- Bebeğinizden yalnızca siz sorumlu olmayın. Eşinizle birlikte bir vardiya sistemi geliştirebilirsiniz.
- Bebeğin balkımı konusunda etrafınızdan yardım istemekten çekinmeyin.
- Hamilelik dönemi ve sonrasında yediklerinize dikkat edin
Özellikle depresyon belirtileri iki haftadan daha uzun sürerse, anne kendisine ya da bebeğine zarar vermeyi düşünüyorsa, günün çoğunu endişeli, panik halinde ya da korkmuş geçiriyorsa, günlük rutinlerini yerine getiremiyorsa mutlaka bir uzmanda yardım alarak tedaviye başlanması gerekmektedir.
